Yaşamakta olduğumuz deprem felaketinin ardından geçtiğimiz günlerde sosyal medyada “BİNALARIN YAKININA ÇAM AĞACI DİKMEDEN BİR KEZ DAHA DÜŞÜNÜN” başlıklı, “ÇAM AĞACI TEMELİ DELİK DEŞİK EDER” alt başlıklı bir yazı dolaşıma sokuldu. Doğal olarak bahçesinde, evinin yakınında çam ağacı bulunan yurttaşlarımız bu yazıyı okuyunca tedirgin oldular. Deprem nedeniyle onbinlerce konut, hastane, kamu yapısı yıkılmış; insanlar barınaksız, ilaçsız kalmışken böylesi bir yazının tedirginlik yaratması da doğaldır.
Söz konusu yazıda “Kocaeli depreminde bölgeye hasar tespiti, güçlendirme çalışması için gittiğimde Kocaeli´nin Fethiye köyünde iki katlı binaların duvarlarında çok çatlak vardı. Japon hocamız bize şu bilgiyi verdi: Çam ağacı orman ağacıdır, kesinlikle bina yakınlarına dikmeyin (10 m´ye kadar). Bunu öğrendikten sonra İzmir´de inşaatıyla ilgilendiğim her binayı kontrol ettiğimde aynı sonuçları gördüm. Çam kökünün betonarme perdelerin içinden geçip bodrum havuzunun seramiklerini bile kırdığına şahit oldum” ifadelerine yer verildiği görülüyor.
Oysa Kahramanmaraş ve Hatay başta olmak üzere depremden etkilenen illerimizde, ilçelerimizde, köylerimizde bırakın bahçesinde çam ağacını, hiç ağaç bulunmayan yapılar bile yerle bir oldu.
Ağaçlar ve kökleri konusunda konuşmak/yazmak için ağacın niteliklerini, yetiştiği toprağın yapısını ve ortamı bilmek gerekir. Normal koşullarda çamlar derine giden kazık kök yapar. Toprağın yapısında kökün derine gitmesini engelleyen yapısal bir sorun olduğunda yan köklerin gelişmesi söz konusu olabilir. Türkiye´de beş çam türü doğal olarak yetişir. Bunların toprak ve iklim istekleri çok farklıdır. Ayrıca yurtdışından getirtilerek yetiştirilen çam türleri de vardır.
Acaba yukarıdaki açıklamayı dolaşıma sokanlar bu çam türlerinden kaçını tanımaktadırlar?
Konuyla ilgili olarak ilgililerin İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Orman Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ünal AKKEMİK´in “Ağaç Fizyolojisi” kitabının kök bölümünü okumalarını salık veririz.
Ağaçların/çamların köklerinde matkap, hilti, tornavida veya vida yoktur. Bu kökler betonu, taşı delip geçemez. Ancak ağaçların kökleri, betonarme perde tekniğine uygun yapılmamış yapıların içindeki boşlukların, çatlakların içine yönelir ve buralarda bir de su sızıntısı varsa çatlağın içine girer.
Bahçesinde veya evinin yakınında çam ağacı (Pinus sp.) bulunan yurttaşların korkmasına gerek yoktur. Bu ağaçların kökü duvarınızı delmez/delemez. Öte yandan duvarınızda delik, çatlak varsa ve buralardan su sızıyorsa sadece çam ağacının değil bütün ağaçların kökleri suya doğru ilerler.
Yani suçlu genelde ağaçlar, özelde de çam ağaçları değildir; yapıları tekniğine uygun yapmayanlar ve buna göz yumanlar, izin verenlerdir.
Bu gibi durumlarda yurttaşlarımız şarlatanlara kanmasın, konuyu bilenlere danışsın. Yurttaşlarımız karamsar olmasın, fırsatçıları herkese duyursun, ifşa etsin.
Kişi kusuru kendinde aramıyor ve bulamıyorsa safsata üretmeye yönelir.
Kamuoyuna saygıyla duyururuz. 26.02.2023
Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği